31 Ağustos 2016 Çarşamba

Hidroelektrik Santrali (HES) Nedir?

hidroelektrik santrali hes
Hidroelektrik santrali (HES) suyun akış enerjisini elektrik enerjisine çeviren santrallere denir. Akarsu, nehir gibi akışın sürekli ve düzenli olduğu yerlerde suyun birikmesini sağlamak amacıyla suyun önüne set yapılır. Yükseklik nedeniyle büyük bir potansiyel enerji kazanmış olan su, setten aşağıya doğru akmasıyla aşağıda bulunan türbin milini çevirir ve bunun sonucu olarak suyun potansiyel enerjisi kinetik enerjiye dönüştürülmüş olur. Türbin milinin dönmesiyle kinetik enerji, elektrik enerjisine dönüşür ve jeneratör çalışır. Böylelikle kazanılan bu enerjiye hidroelektrik enerji adı verilir.

Dünyada enerjinin %25’i hidroelektrik santrallerden karşılanmaktadır ve dünya üzerinde 2000 tane ile en çok hidroelektrik santrali bulunduran ülke Amerika’dır. Amerika hidroelektrik santralleri ile elektrik enerjisinin yaklaşık olarak %50’sini karşılamaktadır.

Yenilebilir enerji kaynaklarının yaklaşık %70’ini hidroelektrik enerji karşılamaktadır. Ülkemizde 150’den fazla sayıda hidroelektrik santrali (HES) vardır ve ülkemizdeki elektrik ihtiyacının yaklaşık %30’u bu santrallerden karşılanmaktadır.



Hidroelektrik Santralinin (HES) Yararları

  • Hidroelektrik santralleri çevresel kirliliği en az olan santrallerdir.
  • Yapılan setler ile oluşan gölde çeşitli faaliyetler ve su sporları yapılabilir.
  • Hidroelektrik santraller ile çevredeki su ihtiyacı karşılanır ve sel gibi doğal afetler önlenir.
  • Santraller yapıldıktan sonra ekstra gider azdır.
  • Santralde yakıt kullanılmadığından dolayı hava kirliliği olmaz.

hidroelektrik santralleri hes

Hidroelektrik Santralinin (HES) Zararları

  • Hidroelektrik Santrali (HES) yapılırken oluşturulan göl sebebiyle civardaki yerleşkelerde yaşayan nüfusa yeni iskân gerekir.
  • Hidroelektrik santrallerin yapılışı fazla maliyetlidir.
  • Baraj yapılan alanın içinde bulunan yerlerde hayvan ve bitki türleri yok olabilir.
  • Hidroelektrik santralleri herhangi bir kaza sonucunda çevrede bulunanlara büyük zarar verir.


Her ne kadar kötü sonuçları olsa da Hidroelektrik Santrali (HES), yenilebilir enerji kaynağı olduğu için elektrik üretiminde büyük pay sahibidir. Hidroelektrik santrallerinin gün geçtikçe dünyada ve 
 ülkemizdeki sayısı giderek artmaktadır.

Devamını Oku »

30 Ağustos 2016 Salı

Paratoner (Yıldırımsavar) Nedir?


paratoner

Paratonerler diğer adıyla yıldırımsavarlar yıldırım düşme ihtimali bulunan ve can kaybına neden olacak bölgelere konularak düşen yıldırımları etkilerini ortadan kaldırmak için yapılmış aletlerdir. Paratonerler binaların çatıları gibi gökyüzüne yakın yerlere konulur. Paratonerler yıldırımlardaki elektrik yükünü toprağa aktarır.


Yıldırım, şimşek ve gök gürültüsünden ortaya çıkan, yeryüzü ile gökyüzü arasındaki elektrik yükünün boşalmasıdır. Yıldırımsavarlar sanayi tesislerini, yüksek binaları ve kuleleri yıldırımdan korurlar ve elektrik yükünü en basit ve zararsız yoldan toprağa aktarılmasını sağlarlar.


Paratonerin (Yıldırımsavar) Tarihi


Toprağa bağlı bir metal çubuktan ibaret olan ve yıldırımlara karşı koruma sağlayan paratonerin mucidi Benjamin Franklin’dir.

Benjamin Franklin (1706 – 1790) elektrik yüklerinin pozitif ve negatif yük olarak isimlendirilmesini sağlamıştır. Benjamin Franklin, uyguladığı deneyin sonucunda elektriğin belirli ortamlarda eksik veya fazla ölçülerde bulunabilen bir sıvı olduğunda karar kıldı. Her ikisinde de elektrik eksikliği veya fazlalığı olan cisimlerin birbirini ittiğini, birinde fazlalık diğerinde eksiklik olan cisimlerin ise birbirini çektiğini ileri sürdü. Fazlalığı olan cisimleri pozitif elektrik, eksikliği olan cisimleri ise negatif elektrik olarak adlandırdı.


Leiden şişesiyle ilgili çalışmaları da sürdüren Franklin, Leiden şişesinden boşalan elektriğin meydana getirdiği kıvılcımlar ile fırtınalı havalardaki gök gürültüsü ile şimşek arasında bir ilişkinin olması gerektiğini düşündü. Ve 1752 senesinde fırtınalı havada uçurduğu bir uçurtmaya bağladığı bir Leiden şişesinin elektrik yüklenmesini başardı. Franklin’in bu deneyden faydalar elde etme yönündeki girişimleri paratonerin (yıldırımsavar) keşfine giden yolu açtı.


Devamını Oku »